Bu makale de 1200-1500 kelime aralığında olacak, özgün ve okuyucu dostu bir dilde hazırlanacaktır. Odak noktamız, borçlunun haklarını koruması ve icra baskısından kurtulması için atması gereken yasal adımlar olacaktır.
Anahtar kelime stratejisi için makalenin odaklanacağı temel uzun kuyruklu anahtar kelimeler şunlardır:
-
İcra Takibine İtiraz Süresi ve Şekli
-
İtirazın Kaldırılması Davaları Savunma Olanakları
-
İcra Takibinin Durdurulması İtiraz
-
İtirazın Kesin Olarak Kaldırılması Şartları
-
Borçlunun İmzaya İtirazı Usulü
İçerik
Toggle🛑 İcra Takibine İtiraz Süreci ve İtirazın Kaldırılması Davalarında Borçlunun Savunma Olanakları
Alacaklının borcunu tahsil etmek amacıyla başlattığı icra takibi, borçlular için stresli ve hızlı hareket etmeyi gerektiren bir hukuki süreçtir. Türk Hukuku, borçlunun haksız veya hukuka aykırı takiplere karşı kendisini koruyabilmesi için önemli savunma mekanizmaları sunar. Bu mekanizmaların başında, icra dairesine yapılan icra takibine itiraz hakkı gelir. Ancak itirazla duran takip, alacaklının açacağı İtirazın Kaldırılması Davaları ile tekrar canlanabilir. Bu makale, borçluların hak kaybına uğramamak için itiraz sürecini nasıl yönetmesi gerektiğini, İcra Takibine İtiraz Süresi ve Şeklini, itirazın kaldırılması davalarında borçlunun savunma olanaklarını ve İcra Takibinin Durdurulması İtirazın kesin sonuçlarını detaylıca inceleyecektir.
1. İcra Takibine İtirazın Temelleri ve Yasal Süreç
İcra takibi, alacaklının talebi üzerine İcra Müdürlüğü tarafından başlatılır ve borçluya bir ödeme emri tebliğ edilir. Borçlunun bu takibi durdurmak için atması gereken ilk ve en kritik adım itirazdır.
A. İtirazın Süresi ve Şekli
-
Süre (7 Gün Kuralı): Borçlu, ödeme emrinin kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren 7 (yedi) gün içinde icra takibine itiraz etmek zorundadır. Bu süre, hak düşürücü bir süredir ve kaçırılması durumunda takip kesinleşir ve itiraz hakkı kaybedilir.
-
Şekil (İcra Dairesi): İtiraz, takibin başlatıldığı veya borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesine yazılı veya sözlü beyanla yapılır.
-
İtirazın Sonucu: Usulüne uygun olarak ve süresinde yapılan itiraz, takibi o anda durdurur (İcra Takibinin Durdurulması İtiraz sonucu). Alacaklı, bu durumda borçlu aleyhine icra işlemlerine devam edemez.
B. İtiraz Türleri (Borca ve İmzaya İtiraz)
| İtiraz Türü | Açıklama | Sonuç |
| Borca İtiraz | Borçlu, borcun hiç olmadığını, ödendiğini, takas edildiğini, zaman aşımına uğradığını veya miktarının yanlış olduğunu iddia eder. | Borçlu, itiraz gerekçesini belirtmek zorunda değildir. |
| İmzaya İtiraz | Borçlu, takip dayanağı olan senet, çek veya belge üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını iddia eder. | Borçlu, imza kendisine ait olmasa bile, bunu ödeme emrinde açıkça belirtmelidir. Borçlunun İmzaya İtirazı Usulü özel kurallara tabidir. |
2. İtirazın Kaldırılması Davaları: Borçlunun Yeni Savunma Alanı
Borçlunun itirazı üzerine duran icra takibini yeniden canlandırmak isteyen alacaklı, bir yıl içinde İcra Hukuk Mahkemesi’nde (İHM) İtirazın Kaldırılması Davalarını açmak zorundadır.
A. İtirazın Kesin Olarak Kaldırılması Davası
Bu dava türü, alacaklının elinde İcra ve İflas Kanunu (İİK) tarafından belirtilen nitelikte, resmî veya resmî nitelikteki belgelere (Örn: Noter onaylı senetler, mahkeme ilamları, imzası ikrar edilmiş belgeler) dayanması halinde açılır.
-
İtirazın Kesin Olarak Kaldırılması Şartları: Alacaklı, borcun varlığını gösteren belgenin kesin ve tartışmasız olduğunu kanıtlamalıdır.
-
Borçlunun Savunma Olanakları: Borçlunun bu davadaki savunma olanakları oldukça kısıtlıdır. Sadece takibin dayanağı olan belgenin sahteliğini, borcun ödendiğini (ödeme belgesiyle), takas edildiğini veya zaman aşımına uğradığını resmî veya ikrar edilmiş bir belgeyle kanıtlaması gerekir. Adi (sıradan) yazılı belgeler veya tanıkla ispat mümkün değildir.
-
İmzaya İtirazın Usulü: Eğer borçlu, takip dayanağı belgedeki imzaya itiraz etmişse (Borçlunun İmzaya İtirazı Usulü), İHM, imza incelemesi (grafoloji) yaptırır. İmza borçluya ait çıkarsa, borçlu %10’dan az olmamak üzere para cezasına ve icra inkâr tazminatına mahkûm edilir.
B. İtirazın Geçici Olarak Kaldırılması Davası
Bu dava türü, genellikle kambiyo senetlerine (çek, senet, poliçe) dayalı takiplerde borçlunun imzaya itiraz etmesi durumunda açılır.
-
Borçlunun Savunması: Borçlu bu davada da imzaya itirazını sürdürebilir. Eğer imza incelemesi (bilirkişi raporu) sonucunda imzanın borçluya ait olmadığı anlaşılırsa, icra takibi iptal edilir. Ancak imza borçluya aitse, takip geçici olarak kesinleşir.
-
Takibin Kesinleşmesi: Takibin geçici olarak kesinleşmesi, alacaklının haciz istemesine olanak tanır ancak satış ve paraya çevirme işlemleri, borçlunun 7 gün içinde asliye hukuk mahkemesinde Menfi Tespit Davası açmasına bağlı olarak ertelenir.
3. Borçlunun İtirazın Kaldırılması Davalarındaki Savunma Stratejileri
Borçlunun, alacaklının açtığı bu davalarda başarılı olabilmesi için savunma mekanizmalarını doğru ve zamanında kullanması gerekir. İtirazın Kaldırılması Davaları Savunma Olanakları şunlardır:
A. Borcun Sona Erdiğini İspat Etmek
Borçlu, borcun ödendiğini, yenilendiğini, takas edildiğini veya zaman aşımına uğradığını iddia ediyorsa, bu iddiaları mutlaka kesin delillerle (banka dekontu, noter tasdikli ödeme makbuzu, alacaklının düzenlediği ve imzasını ikrar ettiği yazılı belge) kanıtlamalıdır. Aksi takdirde, savunması reddedilecektir.
B. İcra İnkar Tazminatından Kurtulmak
Alacaklının icra takibini başlattığı belge (senet, çek vb.) hukuken geçerli ve borçlu borcun varlığını bildiği halde kötü niyetle itiraz etmişse, mahkeme borçluyu icra inkâr tazminatına mahkûm edebilir.
-
Savunma: Borçlunun bu tazminattan kurtulması için, itirazının kötü niyetli olmadığını ve borca gerçekten itiraz etmesini gerektiren haklı (somut delile dayanmasa bile) nedenleri olduğunu kanıtlaması gerekir.
C. Menfi Tespit ve İstirdat Davası
-
Menfi Tespit Davası: İcra takibine itirazın kaldırılması davasında borçlu aleyhine karar çıkması muhtemel ise veya takip kesinleşmişse, borçlu Menfi Tespit Davası açarak “borçlu olmadığını” kanıtlama yoluna gidebilir. Bu dava, takibi tamamen durdurmaz ancak icra veznesine yatırılan paranın alacaklıya ödenmesini engeller.
-
İstirdat Davası: Borçlu, borçlu olmadığı halde cebri icra ile parayı ödemek zorunda kalırsa, ödediği parayı geri almak için İstirdat Davası açabilir.
Sonuç ve Hukuki Özet
İcra takibi, borçlunun hukuki haklarını hızlı ve etkin bir şekilde kullanmasını gerektiren bir süreçtir. İcra Takibine İtiraz Süresi ve Şekline (7 gün içinde, icra dairesine) riayet etmek, takibi durdurmanın ilk adımıdır (İcra Takibinin Durdurulması İtiraz sonucu). Ancak takibin yeniden başlamasını sağlayan İtirazın Kaldırılması Davalarında, özellikle İtirazın Kesin Olarak Kaldırılması Şartları nedeniyle borçlunun savunma olanakları oldukça kısıtlıdır ve savunmaların resmî/kesin delillerle ispatlanması zorunludur. Borçlunun İmzaya İtirazı Usulü ise teknik bir inceleme gerektirir. Bu karmaşık süreçte borçlunun hak kaybına uğramaması ve icra inkâr tazminatı riskinden kaçınması için, süreçlerin bir İcra ve İflas Hukuku uzmanı avukat tarafından yönetilmesi hayati önem taşır.


